BATILI GÖZÜYLE
YEDİYÜZ KATINA KADAR
Ebu Hüreyre Hazretlerinden rivayete göre Rasülüllah (sav) şöyle buyurmuştur
— Aziz ve Celil olan Allah kullarının hasenat ve seyyiatını yazmaya memur olan meleklerine her zaman şöyle emreder :
— Kulum fena bir iş yapmak istediğinde hemen bu iradesini defterine kaydetmeyiniz . Taki bu iradesini tahakkuk ettirmedikçe , eğer o fenalığı yaparsa o yaptığı fenalığın bir mislini yazınız .
— Eğer benden çekinerek yapmaz bırakırsa bu def’a onun hesabına bir sevap yazınız .
— Bir de kulum bir iyilik yapmak isterse de ( Her hangi bir mani ile ) yapamazsa ona bu güzel niyetine mükafat olarak bir sevap yazınız . Eğer yaparsa , yaptığı o işin mükafatını on mislinden yedi yüz katına kadar yazınız . ( Buhari )
***
EN DEĞERLİ VARLIK , MÜ’MİN İNSANDIR
Abdullah İbn-i Ömer Allah Rasülünün şöyle buyurduğunu rivayet etmektedir :
— Kıyamet gününde Allahü Tealanın katında mü’min insandan daha değerli bir varlık yoktur . Ashap tarafından soruldu :
— Melekler daha değerli değilmidir , Ya Rasülallah ?
— Hayır , melekler daha değerli değildir . Çünkü melekler güneş ve ay gibi emrolunduklarını yapmaya mecburdurlar . ( Mecmau’z Zevaid 1 / 82 )
***
GECE VE GÜNDÜZLER
Dünya dönerken , bir yanı güneş’e karşı gelir , aydınlanır . Öbür yanı karanlıkta kalır . Güneş’e karşı gelen yanında gündüz olur , öbür yanında gece . Durmadan döndüğü için de , şimdi karanlık olan yeri biraz sonra aydınlanır . Sabah olur , gündüz başlar . Şimdi aydınlık olan yeri sonra karanlığa geçer , akşam olur , gece başlar .
Gece ile gündüz , dünyanın her yerinde bir uzunlukta değildir . kutuplarda altı ay gece , altı ay gündüz olur . Çünkü dünyanın yörüngesine dikey değil eğiktir . Onun için yılın yarısında kutuplardan biri Güneş’e arkasını çevirmiş durur . Kutuplardan ekvator’a doğru geldikçe yazın gündüzler uzar , geceler kısalır . Tam Ekvatorda bütün yıl gece ile gündüz bir uzunlukta , yani on ikişer saattir .
***
BATILI GÖZÜYLE
( A. Brayer ) isminde bir Fransız doktoru İstanbul’da yıllarca kalıp çok esaslı tetkiklerde bulunduktan sonra “ Neuf annees a Constantinople “ ismindeki 2 ciltlik bir eser neşretmiştir . 1836 tarihinde Paris’te neşredilen bu kıymetli eserin 1 cildinin 196-197 ‘nci sahifelerinde şu mühim izahata tesadüf edilir .
— Kur’an , daima kardeşçe geçinilmesini tavsiye etmekle ,
— Az yemeyi , kanaat düsturunu koymakla ,
— Şarap vesair müskirat gibi insanı baştan çıkaran içkileri ve her türlü oyunları men etmekle ,
Cemiyet hayatı için meş’um olan bu temayülleri mümkün olduğu kadar imha etmiştir .
İşte bundan dolayı İstanbul’un en hareketli sokaklarıyla , en kalabalık mahalleleri gündüz az gürültülü olur ve güneş battıktan biraz sonra da derin bir ıssızlık içinde kalır .
Tophane ‘nin büyük meydanıyla emsali yerlerde hangi tabakadan olursa olsun bir Müslümanın diğer bir Müslümana hiddetle baktığı görülmez .
***
KALP KRİZİ
Belirtileri :
* Kesik soluklar alma ,
* Karın boşluğunun üst yarısında ya da göğüste bazen kola , boyna ve başa kadar uzanan ağrılar .
* Arada şiddetli öksürük görülür ve pembemsi ve köpüklü bir balgam tükürülür . Derhal doktor çağrılmalı .
* Kabilse doktor gelinceye kadar hastayı hiç kıpırdatmadan yarı oturur , yarı yatar durumda dinlendirilmelidir .
* Elbiseleri ( yaka , sütyen , kemer , korse gibi giyim eşyası ) gevşetmenin gerekeceği şüphesizdir .
* Kendini üşütmesini önlemek için hastanın üstü örtülmeli , fakat fazla sıcak da tutmamalıdır .
* Hastanın doktor kontrolü olmadan kaldırılması ve nakledilmesi kat’iyyen doğru değildir .
* Gene doktorun fikrini almadan içecek bir şey vermemelidir .