DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Giresun °C
Giresun
°C
°C
°C
°C
°C

DÜNYA’NIN AKIBETİ

29.11.2022
118
A+
A-

DÜNYA’NIN AKIBETİ

Abdullah İbn-i Abbas (ra) buyurdu :
— Kıyamet gününde dünya , saçının akı karasına karışmış , gözleri korkudan gömgök olmuş , azı dişleri görünen , çirkin yaratılışlı yaşlı bir kadın suretinde getirilir . İnsanları seyreder . İnsanlara :
— Bunu tanıyor musunuz ? diye sorulur . İnsanlarda :
— Biz onu tanımak’tan Allah’a sığınırız , derler .
— O , uğrunda birbirinizle çarpıştığınız , birbirinizi kestiğiniz , uğrunda birbirinize darılıp küstüğünüz , birbirinize hased ettiğiniz , buğz ettiğiniz , birbirinize kibirlenip gururlandığınız dünyadır , denilir .
Sonra dünya cehenneme atılır . Dünya :
— Ya Rabbi nerede bana tabi olanlar , benim yardımcılarım , deyince, Allah-ü Teala :
— Dünyaya tabi olanları , onun yardımcılarını da cehenneme atın . buyurur . ( Şuabül-İman )
******
SULTAN HAN’IN BİR KERAMETİ
Sultan Birinci Murat Han merhum , bir gün , o zamanlar vahşi hayvanların mekanı olan Bursa etrafındaki Kaplıca Hamamı tarafına av için çıktı . Bir CEYLAN peşine düştü . Hayli kovaladıktan sonra bugünkü Kaplıca camiinin yerine gelince rüzgar gibi koşan hayvan bir anda dönüp sultanın önünde durdu . Dile gelip :
— Ey Gafil Padişah . Alemlerin Rabbi , seni kendi halinde gezen mahluklarına eza edesin diye mi yarattı ? deyip gözden kayboldu .
Sultan Gazi bu halde hayret ve tefekküre dalmış iken vezir ve emirleri yanına geldiler . Mübarek çehresinde endişe alametlerini görünce sebebini sordular . O bu keşf ve keramet sırrını onlara açmayıp sadece :
— Tez burada bir cami , medrese ve imaret bina edesiniz . dedi . Vezirler :
— Burada bina yapmaya iki mani vardır .
1 . ) Burası şehirden uzak , sapa bir yerdir . Bir müsafirn buraya gelmesi ihtimalden uzaktır . Ne imarette kimse konar ve ne de medresesinde danişmend (hoca) durur . Müsafirsiz imaret ve cemaatsiz camiye masraf zayidir .
2 . ) Bu ki memleketimizde bunun gibi binalar yapabilecek mimarımız yoktur . dediler . Sultan Gazi :

— Evvelki maninin halli kolaydır . Bu binalar yapıldığında etrafına diğer binalar da yapılır . Ne müsafir eksik olur ne komşu . İnşaallah az zaman içinde mamur kasaba haline gelir . Hemen mimar tedarik edin . diye emretti . Ondan sonra da ava çıkmadı .
Vezirler şehirde mimar ararlarken Bizans İmparatoru gemileriyle Yalova kıyılarında Müslümanları vurmaya bir miktar asker gönderir . Oraların muhafızı olan vali bir gece baskınıyla bunların çoğunu kırar , kalanı esir eder . Esirleri sultana gönderirler . Birinin çok mahir mimar ve mühendis olduğu anlaşılır .
Sultanın kerametini anlayıp onu arz ettiler , padişah mimarı bedelsiz azad edip inşaatı uhdesine havale etti . Az vakitte sağlam ve mükemmelce binaları tamam ettiler . Her biri riyasız hayrat oldu . Rum diyarına gelen gidenler buraya uğramadan ayrılmaz oldu . Etrafı da evlerle dolup mamur bir kasaba haline gelerek padişahın firaseti tahakkuk etti . ( Hadikatü’s-Selatin , Celalzade Salih Çelebi )
******
SELMAN-I FARİSİNİN TEVAZUU
Bir adam atı için bir miktar yem satın aldı . O vakit Medain valisi bulunan Selman-ı Farisi (ra) Hazretlerini tanımayıp ona :
— Ey Farslı , gel de şunu taşı . dedi .
Hazreti Selman çuvalı yüklenip onu takip etti . İnsanlar Hazret-i Selman’ı gördükçe selam veriyorlardı . Adam onlara : — Bu zat kimdir ? diye sorunca
— Selman-ı Farisi’ dir , dediler . Adam hemen özür dileyerek :
— Efendim vallahi sizi tanıyamadım , çuvalı bana veriniz . dedi . Lakin Selman (ra) şöyle buyurdu : — Hayır , ben bu yaptığımla üç türlü hayır kazanacağımı umuyorum .
1 . ) Kibirden kurtulmuş oluyorum
2 . ) Bir Müslümanın ihtiyacını karşılamakta ona yardımcı oluyorum
3 .) Eğer senin dediğin şeyi yapmamış olsam , sen onu benden daha zayıf kimseye taşıtacaktın . Ben o zayıfı korumuş oluyorum . ( Hilyet’l- Evliya )
******
BATILILARIN İSLAM HAYRANLIĞI
“ Kur’an-ı Kerim ; Yalnız İslam dininin kalbi ve ruhani aleme ait bir rehberi değil , aynı zamanda her ilmin bir hülasası ve bizim şu fani dünyamız için kanunlar mecmuası teşkil eden bir siyaset vesikasıdır . ( Amerika Princeton Ünv. Prof .Philip K.Hitti . 1950 )

— Hristiyanlar alim olunca Hristiyanlıkla alakaları kesilir . Müslüman da cahil olunca İslamiyetle alakası kesilir . ( Charles Mismer , Fransız müellif 1870 )

— Hiçbir tercüme şayan-ı hayret bir üslubu olan Kur’an-ı Kerim’in zarif inceliklerini ifade edemez . Onun kuvvet ve kudretiyle güzelliğini ve aynı zamanda şekil asaletini takdir edebilmek için metnini dinlemek lazımdır . ( Jacgues C. Risler , Paris İslam Enstitüsü Profesörlerinden 1955 )

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.