ESKİ İNSANLARIMIZ
ESKİ İNSANLARIMIZ …
Evliya Çelebi Seyahatnamesinde kervansaraylardan bahsederken şöyle diyor :
— Akşama dek Kervansarayların kapıları açık dururdu . Gün karardıkta kapıları kapanır , kapıcılar kapının arkasında yatarlardı . Gece bir yolcu geldikte kapıları açarlar, yolcuları içeri alırlar , vakıftan hayvanlara yem , kendilerine yemek çıkarırlar . Amma zinhar içeriden dışarıya kimseyi çıkartmazlardı . Sabah olunca kervansarayın kendine mahsus mehteri çalınarak kapılar açılır , yolcular hazırlanırdı . Bı sırada dolaşan bir münadi şöyle bağırır :
— Ey Ümmeti Muhammet , maldan , candan , bir eksiği olan var mı ? Yolcular
— Allah hayır sahibine hayatta ise selamet , ölmüş ise rahmet eylesin . Bir eksiğimiz yoktur. derlerse kapılar açılır :
— Öyle ise buyurun , Allah gidenlere selamet , kalanlara rahatlık versin . Ey yolcu karındaşım , yolunda durma , herkes ile yoldaş olma , yüzüne güleni dost sanma , Haydi Allah yardımcın olsun , yoldaşın olsun . Uğurlar ola..”
***
SULTAN II ABDÜLHAMİT VE SELAHUDDİN İBN-Ü MEVLANA SİRACÜDDİN (K.S)
Özbekistan’ın Nemangan şehrine bağlı Tus kasabasından olan Selahuddin İbn-ü Mevlana Siracüddin Hazretleri bir çok kere İstanbul’a gelmiş ve Sultan İkinci Abdülhamid Han’la görüşmüştür . Kendisine Nakşibendi usulünü öğretmiş ve siyasi mevularda da tavsiyelerde bulunmuştur . .
Tarihe 31 Mart Vak’ası olarak geçen ve Sultan Abdülhamid’i tahttan indirmek için Selanikten yola çıkan Hareket ordusunun İstanbul’a gelmesinden önce Sultan ikinci Abdülhamid’e:
— Bunlara karşı koyma , önce durdurabilirsin , fakat bu ittihatçılar ve masonlar arkalarında bulunan İngiliz ve Rus desteği ile daha güçlü olarak karşına çıkarlar . Müslümanlar için çok daha kötü olur . Daha çok Müslüman kanının akmasına sebep olursun . şeklinde tavsiyede bulunmuştur .
Sultan İkinci Abdülhamid han zaman zaman Türkistan’a nasihat heyetleri gönderiyordu . Bunlar en az 5 yıl Türkistan’da dolaşarak halkın birlik içerisinde olması için nasihatlerde bulunuyor ve bilhassa dini yönden irşad ediyordu . heyet , vazifesi esnasında belli aralıklarla saraya malumat gönderiyordu .
Bu heyetlerin sonuncusunda Selahüddin İbni Mevlana Siracüddin Hazretleri de bulunmuştur .
Tataristan ve idil bölgelerini dolaştıktan sonra Türkistan’ın diğer mahallerine ve son olarak ta Buhara’ya gidiyor . Buhara emiri ve diğer ileri gelenlerle görüşüyor .
Mevlana Siracüddin Hazretleri heyetteki diğer arkadaşlarına buralarda daha fazla kalamayacaklarını , zira ahali ve idareciler arasında salih kimselerin azaldığını ahlaksızlığın yaygınlaşarak arttığını , bu sebeple bölgeye büyük bir felaketin yaklaştığını haber verir .
Heyet Buhara’dan ayrıldıktan bir müddet sonra , emirlik yıkılır ve Buhara tamamen Bolşevik idaresi altına gier . ( A. Yalçınkaya Türkistan )
***
ŞÖHRET MERAKI
Emirul Mü’minin Hz Ali Küfe mescidine girdiği zaman , bir adamın insanlara bir takım kıssalar anlatmakta olduğunu görmüş ve :
— Bu nedir ? diye sormuş .
— Bu adam konuşuyor , demişler . Hz Ali :
— Bu adam “ Ben falancayım , beni tanıyın . “ demek istiyor . buyurmuş . İmam-ı Malik Hazretleri de :
— İlmiyle tanınmak isteyen bir alim şeytandan daha şerlidir . demiştir .
***
BİLİR MİSİNİZ ?
Güneşin sıcaklığı merkezinde 15 milyon santigrat dereceyi bulur . Mütemadiyen devam eden termonükleer reaksiyonlarla , her saniye 616 milyon ton hidrojeni 612 milyon ton helyuma çevirir . Bu yönü ile güneş muazzam bir santral hükmündedir . Bu arada her metrekareye 64 milyon Wat enerjiyi tam bir dengeyle milyonlarca seneden beri dünyamıza gönderir .