DOLAR 28,9059
EURO 31,8303
ALTIN 1.900,21
BIST 8.093,54
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Giresun 16°C
Hafif Yağmurlu
Giresun
16°C
Hafif Yağmurlu
Per 21°C
Cum 19°C
Cts 19°C
Paz 18°C

FATİH’İ NASIL ZEHİRLEDİLER

16.05.2023
75
A+
A-

EŞSİZ MİSAFİRPERVERLİK

Osmanlı askeri teşkilatını Avrupa‘ya tanıtan meşhur Comte de Marsigli , Türk toplumunun misafirperverliği ile alakalı olarak şunları demiştir :

— Türkler , hiç bir din farkı gözetmeksizin bütün yabancılara karşı son derece misafirperverdirler . Ana yollar civarındaki köylerde oturanlardan hali vakti yerinde olanlar öğleden evvel ve akşam üstü gezintiye çıkıp yolcu bulmaya çalışırlar . Eğer bulacak olurlarsa evlerine davet ederler , davet için kavgaya bile tutuşurlar .
******
MÜ’MİN NE HALDEDİR
Ahmed bin Hanbel’in talebelerinden Mervezi (rh) anlatıyor :
— Bir gün Ahmed bin Hanbel’in yanına gittim ve :
— Nasılsınız ? diye sordum .
— Rabbim farzları eda etmemi , Peygamberim sünnetlere sarılmamı , melekler amelimi tashih etmemi ( ihlasla yapmamı ) , nefsim heva ve hevesine uymamı , iblis fuhşiyatı , çirkin söz ve fiilleri yapmamı isterken , ölüm meleği ruhumu kabz etmeyi beklerken , ailem de nafakalarını temin etmemi isterlerken ben nasıl olabilirim . diye cevap verdi . ( Tabakatül Hanabile )
******
FATİH’İ NASIL ZEHİRLEDİLER
O devri yaşamış ve olaylara şahit olmuş olan Aşıkpaşazade Şeyh Ahmet meşhur tarihinde vefat olayını şöyle anlatıyor ;
— Vefatına sebep ayağında zahmet vardı . Tabibler ilacından aciz oldular , Ayağından kan aldılar , zahmet ziyade oldu . Şarab-ı Fariğ ( müsekkin – uyku ilacı ) verdiler . Allah’ın rahmetine vardı .
Sonra bu ölümün şüpheli ve hatta kasıtlı olduğunu anlatan şu ifadeyi kullanır ;
— Tabipler şerbeti Han’a verdiler , oda bunu kana kana içti , şerbet , Han’ın ciğerini doğradı . Hemen yana yana ağlayıp : — Tabipler bana neden kıydılar , neden ciğerimi canımı kana boyadılar . dedi . Tabiplerin ilacı iyi gelmedi , bütün tedavileri boşa gitti . Onlar Han’a karşı çok kusur işlediler . Doğru söz budur , şüpheye düşme .
Dikkat edilirse burada Fatih tabiplerin kendisine kıydığını açıkça söylemektedir .
işin aslına gelince , İstanbul da daima casusları bulunan Papalık ve Mısır kölemen Devleti Fatih’in kendi ülkelerini İmparatorluğuna katma hazırlıklarını haber almışlardı , bunu ise maddi güçleri ile durdurmalarına imkan yoktu .
Bu sebeple Papa IV Sixtus Fatih’in hekimi İtalyalı bir Yahudi olan Maestro İacopo ( Yakup paşaya Venedikliler aracılığı ile başvurup kendisini elde etti . Ona vadedilen en önemli şey , Fatih’i zehirleyip öldürdüğü takdirde Yahudiler aleyhinde İtalya , İspanya ve Fransada devam eden kanlı ve korkunç engizisyon faaliyetinin duracağı idi . Yakup paşa bunu kabul etti , ve Fatih’i küçük dozlarda arsenik vererek zehirlemeye başladı .
Diğer taraftan Kölemen sultanı Seyfeddin Kayıtbey’in adamı hekim Lari Çelebi aynı işe karışmış ve Yakup paşa ile işbirliğinde bulunmuştur .
Çeşitli muteber kaynakların nakillerine göre , hastalık ilerleyince Fatih’in tedavisi Lari Çelebi ye verilmiş , ancak onun tedavisinden de bir fayda görülmeyince tekrar Yakup paşa çağrılmış , o da bu suikastte Lari Çelebi ile esasen anlaşmış durumda bulunduğundan onun tedavisinin doğru olduğunu söylemiştir .
Netice olarak ta , Aşıkpaşazade nin ifadesinde görüldüğü gibi , Tabipler Hünkarçayırına vardığı zaman rahatsızlığı artan ve arsenik zehirlenmesinin tipik görüntüsü , ayak ağrısından şikayet eden Fatih’e müsekkin adı altında son öldürücü dozu vermişler ve Hazreti Fatih Rabbine kavuşmuştur .
Büyük Hükümdar son nefesine doğru vaziyeti anlayıp ;
— Tabipler bana neden kıydı ? şeklindeki sözleri kendisini çok seven askerleri şüpheye düşürmüş , Lari Çelebi yakayı kurtarmışsa da , Yakup Paşa Yeniçeriler tarafından linç edilmiştir .
******
AYRANIN ÜSTÜNDEKİ ÇÖP
Fatih Midilliyi feth etmek için Balıkesir topraklarından geçerken buz gibi bir pınarın başında bir Türkmen kadını kendisine pırıl pırıl kalaylı bir maşraba ile ayran ikram etmişti . Ayranın üstünde üç saman çöpü vardı . Fatih çöpleri yutmamak için ayranı yavaş yavaş , yudum yudum içti . Bitirdikten sonra kadına teşekkür etti ve sordu ; — Ayrana çöpleri neden koydun ? Kadın cevap verdi ;
— Arslan oğlum , sen uzun yoldan geliyorsun , terlisin , fazla susamışsındır , Pınarımızın suyu buz gibidir . Birdenbire içersen hasta olmandan korktuğum için üstüne saman çöpü attım ki , ağır sindire sindire içesin .

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.