DOLAR 21,5026
EURO 23,1606
ALTIN 1.356,34
BIST 5.427,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Giresun 22°C
Parçalı Bulutlu
Giresun
22°C
Parçalı Bulutlu
Çar 22°C
Per 21°C
Cum 21°C
Cts 22°C

TOPARLAMAK GEREKİRSE (1)

03.10.2022
50
A+
A-

Bu yazımda ötede beride, Rüsumat-4 Gemisi ile ilgili paylaştığım yazıları, gerekli düzeltmeleri yaparak ve öğrendiğim yeni bilgileri de ekleyerek, bir arada sunmak istiyorum.
Umarım zahmetime değer.
Rüsumat-4 gemisini daha yakından tanımak için, hakkındaki bazı bilgiler vererek başlayalım.
Bu bilgileri kısaca şöyle özetleyebiliriz:
1891 yılında İngiltere’de yapılmış.
1913 yılında Osmanlılar tarafından satın alınmış.
Önceleri Gümrük Dairesi emrinde hizmet vermiş.
l. Dünya Savaşı başlayınca donanmaya katılmış.
Savaş bitince de Karadeniz Ereğlisi Limanı’na demirlemiş.
1919 Haziran ayı içinde Kuvay-ı Milliyeciler tarafından kaçırılmış ve 12 Kasım 1920 tarihinden itibaren silah ve mühimmat taşımakla görevlendirilmiştir.
Görevi, Batum Limanı’ndan aldığı silah ve mühimmatı Batı Karadeniz Limanlarına taşımaktı.
310 tonluk olan geminin boyu 29,8 m eni 8,6m. ve su kesimi 3,2m. dir.
Gelelim Rüsumat-4’ün Eynesil’deki öyküsüne:
Batum’dan 26 Eylül 1921 tarihinde hareket eden gemi Trabzon Limanı’na gelir, aldığı talimat doğrultusunda Samsun’a hareket eder…
28Eylül 1921 tarihinde yükünü boşalttıktan sonra Trabzon’a dönmek için yola çıkar…
29 Eylül1921 sabahı (Not: Sakarya Savaşı 13 Eylül 1921’de bitmiştir.) Tirebolu açıklarında iken Yıldız Rüzgarı sertleşmeye ve deniz kabarmaya başlar. Yağmur ve sisten görüş mesafesi iyice azalmıştır. Saat dokuz buçuk sıralarıdır…
Eynesil önlerinde seyrederlerken bir ara sis dağılır ve bir anda kendilerini, Panter sınıfı bir Yunan Savaş gemisi ile Dafni adlı bir torpidobotla karşı karşıya bulurlar…
Tehlike büyüktür…
Kaptan hemen gemiyi baştankara eder ve Topallı Deresi önünde karaya oturtur…
Deniz oldukça dalgalı olduğu için, gemi personeli canlarını zor kurtarırlar…
Yunan gemilerinin açtığı ateşten, fazla yara almamış olan gemi, onarılacak durumdadır…
Bu olayı gören Eynesillilerin bir kısmı dağlara doğru gitmeyi yeğlerken, bir kısmı da yardım etmek için sahile koşar…
O sıralarda erkekler cephelerde olduğu için, yardıma gelenler kadınlardır…
Sahile ilk koşanlar Dedeli Gelini Şaziye(40 yaşlarında) ve kızı Binnaz(25 yaşlarında)’dır.
Askerler üşütüp hatalanmasın diye onları çullara/dastarlara sararlar.
Şaziye ananın evine gelip üstlerini değiştirenlerin de olduğunu, Selçuk Şen, bir telefon görüşmemizde, Rüsumat-4 personelinden bir kişinin anılarında okuduğunu, söyledi.
O anıların konumuzla ilgili bir paragrafını, bir yerde kullanmamam koşuluyla benimle de paylaştı.
Ben de verdiğim sözü tutuyorum.
Eynesil halkı bu askerleri yirmi gün kadar konuk eder ve bütün gereksinimlerini karşılar.
Bu bilgileri, gemi komutanı Mahmut Gökbora’nın Görele Postanesi’nden Trabzon’a çektiği telgraftan ve daha sonra kendisi ile yapılan bir söyleşiden öğreniyoruz.
Ayrılma zamanı gelince gemi kaptanı Mahmut (Gökbora), Şaziye Ana’ya gösterdiği konuk severlikten dolayı, beylik bir tabanca hediye eder.
Şaziye Ana, bu değerli hediyeyi ölene kadar gözü gibi korur…
Bu tabanca şimdi nerede mi?
İzi sürülürse, bulunur diye düşünüyorum…
Burada bir ara verip Şaziye hakkında kısa bir bilgi vereyim; onunla ilgili daha geniş bilgiyi yazının sonuna bırakıyorum:
Şaziye ana Dedeli kızı ve aynı zamanda Dedeli gelini…
Rahmetlik Hüseyin, Cafer Dede’nin baba anneleri ve Orhan Pirgaipoğlu’nun anne annesidir…
Başka torunları da varsa bile fazla merak etmediğim için, araştırma gereği duymadım.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.